9 Kasım 2009 Pazartesi



Bu Grey's Anatomy'de her bölüm sonunda ya ağlayan ya da boğazı düğümlenen bi ben miyim diye merak ediyorum doğrusu.

Dizinin türü dram tamam anladık da bu kadar da olmaz ki kardeşim. Mahvettiniz beni her iki bölümden birinde gözümden yaş geliyor. Evet itiraf ediyorum tutmasam kendimi hüngür hüngür ağlayabilirim. Gerçek hayatta çoğu şey karşısında ağlamayan ben kurgu karşısında zor tutuyorum kendimi. Neden? Hadi biri bana bunu çözümlesin vardır aranızda bir psikolog falan değil mi?

Burdan sonrda spoiler içerir dikkat!

Senaristler daha ne yapabilirler bilmiyorum. Dizinin ilk sezonlarında hastanenin heryerinde kapalı kapılar ardında birileri sevişiyordu. Hiç olmazsa az da olsa eğlence unsuru mevcuttu ya şimdi? Diyeceksiniz ki bu kadar şikayetçiysen bırak izleme ama olmuyor işte. Öyle bi bağlıyorlar ki diziye yeni bölüm hemen çıksa altyazısını çabuk çıkarsalar diye bekliyorum. Dizi cuma gecesi inmiş oluyor, altyazısıysa şanslıysak pazar gecesine değilsek hafta içi herhangi bir güne kalıyor. Dizi inmiş kuzu kuzu harddiskte bekliyor. Bense neden ingilizcem
bu diziyi anlayacak kadar iyi değil diye çıldırıyorum.


Diziyi izleyen var mı bilmiyorum ama bişi sorucam. Ya bu Meredith'in bi arkadaşı gelmişi hastaneye intörn olarak şu meşhur apandisti illegal ameliyatla alınan hatun. Noldu ona ya neden yok ben onunla ilgili bişeyler bekliyordum hep olmadı. Hatta Torres aşık olacak ona diye düşünüyordum. Sonra bu Arizona çıktı bi sevemedim bu Arizonayı tamam doktor olarak dizide iyi duruyor ama Torres'in sevgilisi olarak yakıştıramıyorum ya. Ben o intörn kızın sevgilisi olmasını isterdim Torres'in.

Az önce izledim de son bölümü içimde kalmasın yazayım dedim. Neyse diziyi izlemeyenler için saçma bi yazı olmuş olabilir ne yapalım. Zaten okuyucu sayımda bir bir düşüyor. Son zamanlarda okunmuyorum ki pek sık yazmadığımdan olsa gerek bunu da okuyacak insan sayısı bir elin parmaklarını geçmez hatta o kadar bile etmez ama olsun. Bu da böyle saçma bi yazıyıd geldi geçti işte. Sonuna kadar gelip de okuyan varsa bravo kendisine benden bir alkışı haketti.

5 Kasım 2009 Perşembe

Flashforward adlı yeni başlayan diziden bahsedecektim güya bu yazıda. Ama başlamadan önce yazıya şöle bi bi daha bakınayımda yanlış bişeyler yazmayayım dedim oturdum ekşide girilen bütün entryleri okudum. İçimde ki yazma hevesi biraz kırılsa da hala istiyorum ama uykum geldi yine başka bahara kaldı yazı. Ama siz yazıyı beklemeden de bence izleyin güzel dizi ben sevdim.